SPA ERKEK “BEN, KENDİM VE BEN KENDİM”

Şimdi ‘kendinize’ bir yolculuğa çıkma vakti

Işıklar kapalı halde yatakta uzanırken Netflix’i izlemek, canlandıran ve aydınlatan o bildiğimiz yalnızlık ortamı değildir. Bunun için, kendinizi normal çevrenizin dışına taşımanız gerekir. Ve bunu tek başına yapmak da rahatlayıp teknolojiden, insanlardan ve şehir hayatından bağınızı keserek yapmak, ideal olanıdır.

Kendinize doğru bir yolculuğa çıkmak, sizi rahatlatır, daha net düşünebilmenizi sağlar ve geri döndüğünüzde kim olduğunuza dair daha açık bir anlayış kazanmanıza yardımcı olur. İşte size, kendinizle baş başa gidebileceğiniz yerler ve yapabileceğiniz etkinlikler hakkında birkaç heyecan verici öneri.

BUGÜNE DALIN

Dalmak, bir çeşit meditasyondur. Yalnız huzur vermekle kalmaz aynı zamanda çevrenizin farkına varmanızı ve nefesinize odaklanmayı sağlar. O halde bir adım daha ileriye gidip biraz da su altı yogası yapmaya ne dersiniz? Zen Resort Bali ve Zen Dive Bali’nin başkanı ve yöneticisi Dr. Mahendra Shah,  yoga ve dalışı birleştiren “The Zen Harmony Diving”i yarattığında aklından geçen işte buydu.

Dr Shah şöyle der: “Dalma, bilinçli bir çaba olmaksızın yapılan saf meditasyondur. Su altı dünyasına daldığınızda aynı zamanda fiziksel, zihinsel ve ruhsal bir egzersiz yapma fırsatı da bulursunuz. Üstelik fiziksel hasar riski son derece düşüktür.” ve bazılarının, yoga ve meditasyonu dalış anında daha iyi kavrayabildiklerini ifade eder. Ayrıca stresin azaltılması, zihnin aydınlanması ve kendini iyi hissetme gibi faydaları da, karada yapılanla aynıdır.

Dr. Shah, su altı bazı basit yoga pozisyonlarının yapılmasını öneriyor; örneğin çocuk duruşu, kedi duruşu ve aşağı bakan köpek duruşu. “Güzel gezegenimizin üçte ikisi sularla kaplı, ve siz de dalarak, bu parıldayan mavi suların altında saklı güzelliklerin kapısını açmış oluyorsunuz. Suyun içindeyken zihnimiz rahatlar, anın gücünü doğal ve basit bir şekilde kavrarız.”

KEŞİŞLERİN AYAK İZLERİNİ TAKİP EDİN

En kolay ve işe yarayan kaçış yollarından biri de yürümektir. O hâlde, herhangi bir yerde yapacağınız bir yürüyüş etkinliği gayet işe yarayabilir. “Kendinizle baş başa kalmaya karar vermek, size büyük bir özgürlük hissi verir, çünkü bir başkasına uyma onunla plan yapma sıkıntısına girmemiş olursunuz.” diyor, Asya dahil olmak üzere tüm dünyada macera etkinlikleri düzenleyen Boundless Journeys’in kurucusu ve başkanı Matt Holmes. “Ne zaman ve nerede olacağına siz karar verin; biraz bencil olun ve bırakın, maceranız sizin kurallarınızla başlasın.”

Holmes, yürüyerek keşfe çıktığı en rahatlatıcı yerin, muhteşem manzaraları, saf kültürü ve dost canlısı insanlarıyla Bhutan olduğunu söyler. Ayrıca, özellikle de yalnız seyahat edenler için oldukça güvenli bir yerdir. Holmes, Bhutan’ı şöyle anlatır: “Çok güzel bir vadisi, sık ormanlı tepeleri ve yamaçlarının tapınaklara, manastırlara ev sahipliği yaptığı muazzam dağları vardır. Bu manastırlar arasında ve köyler arasında yer alan patikalar, muhteşem yürüyüş rotalarıdır.” O halde neden gerçek anlamda keşişlerin ayak izlerini takip etmeyelim? Şüphesiz bu yollar, sizi aydınlığa götürecektir.

SESSİZLİĞİN ORTASINDA DÜŞÜNÜN

Finlandiya Rekreasyonel Balıkçılık Federasyonu balıkçılık danışmanı Marcus Wikström, çeşitli türlerde buz balıkçıları olduğundan bahseder. Bunlardan bazıları, tıpkı kendisinin de bir zamanlar olduğu gibi, son derece rekabetçidirler. Geniş buz alanlarına gider, yüzlerce delik açar ve çuvallar dolusu balıkla dönerler. “Bizi buza çeken farklı sebepler vardır, ama bence bunların en etkilisi; soğuk ve sessiz doğa ile bütünleşerek zihni kurcalayan o ‘aşağıda neler var’ sorusudur.”

Sessizliğin, manzaranın ve yalnızlığın tadını çıkarmak, birçok buz balıkçılığı meraklısını teşvik eden güçlü bir dürtüdür. Bağlayıcı doğasıyla basitliği, dinginliği ve ruhaniliğinden ötürü, meditasyona benzer. “Manzara size, düşüncelerinize odaklanmak için mükemmel bir ortam hazırlayacaktır.” der Wikström. “Belki bir kartal ya da bir tilki görürsünüz, balık işi iyi gitmese de  o günü hatırlatacak bir anınız olur.” ‘Göller diyarı’ olarak bilinen Finlandiya halkı da buz balıkçılığına tutkundurlar. Ama onlardan sizinle saklı bölgelerini paylaşmalarını beklemeyin, bunu bulmak size kalmış.

DURGUN SULARDA KÜREK ÇEKİN

Turistlerden, kalabalıktan yoruldunuz mu, ya da herkesle aynı tatil ortamını paylaşmaktan sıkıldınız belki de? Peki bunun yerine, sizi sarmalayan egzotik manzarayı seyrederek çarşaf gibi durgun sularda kano gezintisi yapmaya ne dersiniz? Kano gezintisi, mekâna yeni bir bakış açısıyla bakmanıza yardımcı olmakla kalmayacak, aynı zamanda bunu tek başınıza yapmak öz yeterlik, öz bilinç ve öz güveninizi arttıracak. Southern Sea Ventures’ın müdürü Al Bakker şöyle der: “Sessizce oturduğunuz yerden, hemen ötenizde bir kambur balinanın sıçrayışını seyretmek ruhunuzu canlandıracak, bir katil balinanın suyu delerek geçişini izlemek, size tam bir adrenalin olacak.”

Su yüzeyinde giden kendi aracınızla deniz ortamını deneyimlemek son derece tatmin edicidir. “Kendi ritminizle yol alırken, anı hissedersiniz, rahatlarsınız, işi ve şehir yaşamının bozucu unsurlarından arınırsınız.” diyor, 30 yılı aşkındır farklı farklı yerlerde kürek çeken Bakker. “Altınızdaki dingin suların üzerinden yavaşça akıp giderek bir körfezi geçtiğinizde, kendinizi adeta suyun bir parçasıymış gibi hissedersiniz. “ Bakker’in şirketi dünya çapında kano gezileri düzenliyor. Bunların arasındaki en önemlilerinden biri de, Papua Yeni Gine’den Fiji’ye dek uzanan Melanezya adalarında düzenledikleri geziler. Kıyı resifleri, tropik ormanları ve kültürel çeşitliğiyle bu coğrafya, bir sonraki kaçamağınızda keşfedebileceğiniz mükemmel bir nokta.

Yazar Andre Cooray