The Opera Locos’tan Mizah Ve Müzik Dolu Bir Gece

Röportaj: Işıl Gerek

The Opera Locos, mizah ve operayı harmanlayan eğlenceli gösterisiyle Türkiye’de ilk kez Cemal Reşit Rey Konser Salonu’na geliyor. En bilinen ve en sevilen opera eserlerini rock ve pop düzenlemelerle seslendiren The Opera Locos, interaktif şovları, makyajları, kostümleri ve sahne tasarımlarıyla her yaştan izleyiciye unutamayacakları bir deneyim yaşatıyor. 28 Kasım’da İstanbullularla buluşacak topluluğun Sanat Yönetmeni David Ottone ile İstanbul & İstanbul için söyleştik.

Gösterinizle ilgili bilgi alabilir miyiz sizden? İzleyeciler neler dinleyecekler?

Opera tarihinin en büyük hitlerini dinleyecekler ama elbette mizah ve pop şarkılarla harmanlanmış versiyonlarını…Birçok şakası olan operatik komedi de diyebiliriz.

Sahnede 5 sıra dışı şarkıcı izleyeceğiz. Onları biraz tanıtır mısınız?

Elbette. Tony, şimdi kimsenin tanımadığı eskiden ünlü olan bir tenoru canlandırıyor. Axier, çok sert ve maço bir baritonu… Jose Carlos, deli dolu bir kontrtenoru… Maria, hayalperest ve naif sopranomuz. Ve vahşi mezzosopranomuz Mayca.

Neden böyle bir gösteri yapmak istediniz?

Yllana ile 29 yıldır uluslararası sözsüz gösteriler hazırlıyoruz. En başarılı işlerimizden biri de Pagagnini’ydi. Klasik müzikle mizahı harmanlayan bir gösteriydi. Bunun bir benzerini de opera dünyası için hazırlamak istedik. Yllana ile risk almayı ve yeni şeyler yaratmayı seviyoruz. Böyle şeyler bizi gerçekten motive ediyor.

Gösteriniz opera ve mizahı harmanlıyor. Sizce bu tarz gösteriler genç jenerasyonun klasik müziğe ve operaya daha çok ilgi göstermesini sağlıyor mu?

Evet, öyle olduğunu düşünüyoruz. Bunu yapma nedenlerimizden biri de bu. Opera çok elit ve mesafeli bir sanat gibi algılanıyor. The Opera Locos gibi gösteriler sayesinde dinleyicilerin anlaması ve sevmesi kolaylaşıyor. Bu gösteriyi opera müdavimleri de opera ile yeni taşınlar da çok sevecekler.

Sahnede sadece şarkı söylemiyorsunuz. Çeşitli koreografiler ve teatral öğeler de var. Kostümleriniz, makyajlarınız… Sahnede nasıl hissediyorsunuz? Böyle bir gösteriyle sahnede olmanın en güzel yanı ne?

Gösterinin estetik yönü bizim için çok önemli. Çok güzel bir sahne tasarımımız var. Makyajımız, kostümlerimiz de öyle… Bize “Le Cirque Du Soleil” i anımsatıyor. Sahnede harika hissediyoruz.

Gösterinizde interaktif bölümler de var mı? Yani izleyiciler de gösterinin bir parçası mı?

Evet, kesinlikle! Çok eğlenceli bir opera masterclass’ı (çalışması) yapıyoruz. Ve bölümde tüm izleyiciler bizimle opera söylüyorlar!!!

İzleyicilerin gösterinize ilgisi nasıl?

OLAĞANÜSTÜ! Paris’te, Meksika’da, Kore’de, Slovakya’da ve daha birçok ülkede sahneledik. Gittiğimiz her yerde çok başarılı geçti.Gösterinizi nasıl bir kitle takip ediyor?

İyi vakit geçirmeyi seven ve yeniliklere açık olan herkes.

İstanbul gösteriniz öncesinde nasıl hissediyorsunuz? Türkiye ve İstanbul ile ilgili izlenimleriniz neler? 

Türkiye’yi çok seviyoruz! İlk gösterimiz “¡Muu!” ile 1994 yılında İstanbul Sanat Festivali’ne gelmiştik. Çok başarılı geçmişti! O zamandan bu yana gösterilerimizle sık sık geliyoruz. Türk izleyicilerle aramızda çok özel bir ilişki var. Ama The Opera Locos gösterimizin ilk sahnelenişi olacak.Çok heyecanlıyız. Bu yeni ve çılgın gösteriyi size sunmak için sabırsızlanıyoruz.