Buket Efendioğlu İle İçmimarlık Üzerine Sohbet

Sohbetimize başlarken öncelikle sizi tanımak isteriz… Eğitiminiz ve iş hayatına atılma sürecinizden bahseder misiniz?

İçmimarlık benim için aslında biraz tesadüfen bulduğum ama okula başladığım ilk dönemden beri iyi ki dediğim mesleğim. Hacettepe Üniversitesi, içmimarlık mezunu olduğum yıl mesleğe başladım. Mobilya üretim üzerine olan ve aynı zamanda proje işlerinde de yer alabildiğim özel bir firmada dört yıl kadar çalıştım. Birçok detayı ve işi genel hatlarını öğrenme fırsatım oldu.

Buket Efendioğlu içmimarlık şirketinizin kuruluş sürecinden bahseder misiniz?

İlk iş sürecimden sonra 2015 yılında bireysel olarak iş yapmaya başladım ve kendi içmimarlık ofisimi kurdum. İşin tek başına aldığım tüm sorumluluğu ise ilk kez baş başa kaldığım bir durumdu. Birçok konuda ve yönetim işlerinde ne nasıl yapılır kendim tecrübe ederek öğrendim. Bu nedenle çok çalıştım demek bu noktada gerçekten yürekten söyleyebileceğim bir cümle. Kısa bir zamanda işimi düşlediğim noktaya getirebildiğimi görmek çok mutluluk verici. Uyumlu bir çalışma arkadaşlığı ile büyüyen ekibimiz ve iş hacmimizle, ağırlıkla konut olmak üzere birçok proje tamamladık.

Tasarım yaklaşımınızın belirleyici kriterleri nelerdir, kendi çizginizi nasıl tanımlıyorsunuz?

Bizler için proje olan konu, bir başkasının yaşam alanı, iş alanı veya yatırımı. Tasarıma başlarken neyi ele aldığıma, durumun verilerine çok önem veririm. Ev yapmıyoruz aslında, onlara yaşam tasarlıyoruz. Belirleyici kriterimin bu bakış açısı olduğunu söyleyebilirim. Bununla birlikte mekanları ele alış biçimimizdeki farklı alanlar yaratma, yerleşimi doğru çözümlemeye, fonksiyon kazandırmaya olan hassasiyetim önemli bir kriter. Çizgimi ise rahatlığın, pratikliğin ön planda olduğu ve üzerine kattığımız karmaşadan uzak, sakin, özenli, uyumlu, yaşam hissi veren estetiğimiz olarak tanımlayabilirim. Dengeli ve zamansız olmayı hedefleyen, nefes alan ruhu olan kreatif işler yaratmayı hedefliyoruz.

İçmimarlık projeleri yapıyorsunuz, işinizin zorlukları ve güzelliklerine değinecek olursak bu konuda neler söylemek istersiniz?

En keyifli olan, aylarca uğraştığınız, kafanızın içinde büyüttüğünüz olguların gerçekleşmesi, kendinizi bir anda içinde bulmanız ve onun her detayında sizin iziniz olması. Aslında bir parçanız haline gelmiş projenizi, hevesle yaşamayı bekleyen birine teslim etmek, mutlu olduklarını görmek işin çok güzel yanları gerçekten. Projenin ilk aşamalarında iş bizim. Süreç ilerledikçe, içine üretim giriyor, sürecini her ne kadar iş başlarken anlatsak da kaygıları ile müşteriniz giriyor.

Bir doktor seansına kendi girer, avukat davasına kendi girer ve her şey ona bağlıdır. Biz de ise sonucun istediğiniz gibi olması için, çok kontrol gerektiren üretim kişilerinin işini düzgün yapmasına ve müşterinizin sizin rehberliğinize kendini bırakmasına bağlıdır. Aynı anda birçok projenin planlamasını yapıyoruz. İki açık kapının ortasındayız çoğu zaman müşteriler ve üretenler. Bu işin zorluklarını en aza indirmek için denge kurmak, iletişim, iyi planlama, iyi ekip, doğru bütçe, doğru zamanlama her şey çok önemli Biz ofis olarak bu işin açıkları neler, bu iş nasıl daha verimli yapılabilir diye kafa yoruyoruz.

Türkiye’de iç mimarlığa bakış nasıl, içmimari proje bilinci işverenlerde var mı sizce?

İçmimarlık ülkemiz için bence hala yeni bir meslekken son yıllarda sosyal medyanın gücü bilinen bir meslek ve ilgi alanı oldu. İnsanlar profesyonellere ulaşmaya başladı, işin bilinirliği arttı. Ama hala içmimarlıkla ilgili çok az şey bilindiğini görüyoruz. İçmimarlık ve dekorasyonun çok karıştırılıyor olması büyük sorun. İçmimarlık, alanın birçok etkene göre tasarlanmasıyla, yapısal bir takım değişikliklerle başlar ve devam eder. Dekorasyon ise seçimdir, var olanı süslemektir. Sandalye seçmek, evine beğendiğin sehpayı alıp getirmek içmimarlık yapabilirim ben de demeyi akla getirmemelidir.

Bizim için anlayışlı, sabırlı ve güvenmeyi tercih eden kişilerle çalışmak süreci her anlamda çok olumlu yönde etkiliyor. Masa başında oturup projemi çizerken, her şeyi tek başıma ele alırken ne kadar rahatsam ve mutluysam, projemi sunduktan sonra da sonuca giden aşamalarda da aynı durum olabilmeli. İşverenler bir profesyonele çalışmaya karar verdiğinde alanına saygı duymalı ve güvenmeliler. Süreci bizim yaratmamıza izin vermeliler. Bizden beklentilerini kararları biz vermediğimizde doğru sonucu yakalayamamaktan endişe ediyoruz yoksa.

Hayatımız boyunca aslında çok az sayıda alabileceğiniz hizmetlerden birisi içmimarlık. Bazı kişiler daha önce bu hizmeti almış olabiliyor. Yanlış deneyim oluşmuşsa bunu düzeltmeniz, size güvenmesi zaman alabiliyor. Eğer hiç almadıysa da ona bu öğretmenlik yapmanız gerekiyor, bu da kolay bir süreç değil. ve İşin sürecini her ne kadar iş başlarken anlatsak da haklı olarak bizim kadar hayal edemeyen kaygıları ile müşterinizin müdahaleleri olabiliyor. İşverenlere proje bilinci yerleştirmeye, işi bize bırakmalarını anlatmaya çalışıyoruz.

Hangi konseptte ve ölçekte olursa olsun tasarımlarınızın ardında sizi ifade eden ve asla vazgeçmem dediğiniz ilkeleriniz var mı? Tasarım felsefenizi nasıl tanımlarsınız?

Mekandaki doluluk boşluk oranına dengeye çok dikkat ediyorum, elimde olmadan hatta. Bu fazla, bu olmamalı deyip ilerleyemediğim, kendi önümü kapattığım, üzerine saatlerce düşündüğüm minik detaylarım var. Kendimde anlamlandıramadığım bir içgüdüyle hareket ediyorum çoğu zaman, belki içgüdü değil oluşmaya başlayan tecrübe bilemiyorum.

Kimseyi rahatsız etmeyen beni de neyin tam olarak rahatsız ettiğini anlayamadığım durumlarla karşılaşıyorum bazen. Tasarım işinin, mükemmeli hedeflemenin sonucu sanırım bu. Ama bence işin dengesini bulmaya, evet oldu dediğiniz noktaya giden yol. Hata yapmayı sevmiyorum, tam istediğimiz gibi olmasının bir yolunu bulmayı hedefliyorum hep. Olmasını istediklerimi mutlaka yapmanın bir yolunu ararım hep, zor ile uğraşırım.

Son dönem projelerinizden biraz bahseder misiniz?

Projelerimiz bu sene de yine özel konutlar. Genellikle Bursa’da ama şehir dışı işlerimizde var. Hatta yurtdışı işler bile yaptık, hala gidip göremediğimiz pandemi döneminde tamamladığımız projelerimiz var. İzmir’de villa projemiz devam ediyor. Bursa’da yeni birkaç projemiz başlayacak. Pandemi sebebiyle son dönem işlerimizi medyaya çıkarmamız, duyurmamız biraz aksadı. Bu projelerinde umuyoruz yaz aylarında sunumunu planlayabiliriz.

Son olarak, genç içmimarlara neler tavsiye edersiniz?

Çok merak etmelerini, çok izlemelerini, çok detaya inip bakmalarını tavsiye ediyorum. Karşılaştıkları tek kare fotoğraflarla kalmayıp, o fotoğrafın projesini irdelemelerini öneririm, bütünü görmeliler. Nasıl yapılmış, neden yapılmış sorgulayarak bakmalarını tavsiye diyorum.