Gökçe Gezgin, 29 Mart 1980 İstanbul doğumlu. Matematiğe ve problem çözmeye olan ilgisi nedeniyle seçtiği Makina Mühendisliği bölümünü 2002 senesinde Yıldız Teknik Üniversitesi’nde bitirmiş. Aynı yıl başvuru yaptığı İngiltere Warwick Üniversitesi’nde Engineering Business Management bölümünde yüksek lisansını tamamlamış. İş hayatına, İstanbul’da 2004 senesinde bir otomotiv ithalat firmasında satış sonrası hizmetler departmanında adım atmış. 4,5 sene sonunda seri muhakeme, çözüm üretme ve zaman yönetimi konusunda deneyim sahibi olmasına olanak sağlayan otomotiv sektöründeki kariyerini yaratıcılık arayışı nedeniyle sona erdirmiş. Bu zaman zarfında eğitimini almış olduğu yaratıcı düşünce teknikleri ve 3 boyutlu tasarım kursları, her zaman hayali olan mobilya tasarımına yönelmesine yardımcı olmuş. Tasarım çalışmalarına başladıktan 6 ay sonra, ilk tasarımlarının 2009 I-deco fuar komitesi tarafından genç tasarımcılar bölümünde Design Camp’te sergilenmek üzere kabul edilmesi, tasarımcımız için büyük bir motivasyon olmuş. Bir yandan tasarım çalışmalarını devam ettirirken bir yandan da aile şirketleri olan LOT Duvar Kağıdı ve Kumaş’ta iş geliştirme ve pazarlama direktörlüğü yapmaya başlamış.
‘’Küçüklükten beri yaratıcılık isteği hep içimde, hayatımın her alanında var oldu. Okul dönemi sonrası ilk işimde çözüm üretmeye olan ilgimi yeterince tatmin ettim fakat yaratıcılığımı sadece bu alanda kullanıyordum. Asıl istediğim hayal ettiğim bir rengi ve şekli kullanılabilir kılmak, insanların hayatlarına tasarımla dahil olmaktı. Bu nedenle ilk işimi bıraktım, hayatımda yeni bir tasarım süreci başlattım.’’ Diyerek mobilya tasarımcılığına nasıl atıldığını açıklıyor. Özel olarak takip ettiği bir tasarımcı olmasa da, beğendiği isimlerden birkaçı Bend Sofa tasarımı ile Patricia Urquiola, Nuvola aydınlatma tasarımı ile Denis Santachiara, Ribbon tabure tasarımı ile Oki Sato. Yaptığı tasarımların çoğu romantik, modern bir tarzda ve çağdaş, modern görüşlü bir kitleye hitap etmekte. LOT Duvar Kağıdı ve Kumaş Nişantaşı mağazasında satışa sunuluyor. Ürünlerin çoğunu ev dekorasyonu için tasarlamış Gökçe Gezgin. Satışa sunulanlar arasında farklı mekanlarda da kullanılabilen kitaplık, puf, okuma koltuğu, bar taburesi, uzanma koltuğu gibi ürünlerde mevcut. Hemen hemen hoşuna giden ve sevdiği her şeyden ilham alabildiğini, en çok da içinde yaşadığımız en büyük tasarım olan doğadan ilham aldığını söylüyor tasarımcımız. ‘’Tasarımlarımı yapmadan önce notlarımı toparlıyorum, sonrasında çizime başlıyorum. Karakalem çizimlerden sonra da bilgisayarda çalışmaya başlıyorum. Mevcut tasarımlar üzerine farklı istekler gelebiliyor, beğeniye göre tasarımda ufak değişiklikler yaparak ürünü kişiye özel hale de getirebiliyorum.’’ Diyor ve kendisi için bir kanepe tasarladığını, ‘’salonumuz için eğrisel sırtlı fakat modern bir kanepe arayışımın hüsranla sonuçlanması sonucunda kendi kanepemi kendim tasarladım.’’şeklinde anlatıyor ve 2011-2012 döneminde toprak tonları, siyah, turkuaz, kırmızı, fuşya, sarı ve metalik renklerin ön planda olacağının bilgisini veriyor bizlere. Kendi tasarımlarında da, malzemeye göre, birbiri ile kontrast olan renkleri bir arada kullanıyor yada malzemesine göre tamamen doğal renginde de bırakabiliyor. Ayrıca ürünlerinde görsellik ön planda olsa da, mobilya tasarımı söz konusuysa ergonominin muhakkak işin içine girmek zorunda olduğunu belirtiyor.
Gökçe Gezgin’in gelecek planları arasında, daha önce görmediği şehirleri ve kültürleri görmek, ilgi alanlarının başında gelen fotoğrafçılığını ve dolayısıyla ilham kaynaklarını geliştirmek var. Bütün bunlar doğrultusunda kendi atölyesine sahip, hayallerinin peşinden giden çağdaş bir tasarımcı olarak görüyor kendini.