Çoğumuz hastaneleri düşündükçe ürpeririz – klinik ortamı ve havadaki etkili entiseptik kokusu bizi rahatsız eder. Ama bu nahoş unsurların yerini muhteşem sahil manzaraları, fuşya rengi gün batımları ve lüks villlar aldığı zaman olay tümüyle değişir. Aegle Wellness Centre check-up yaptırma korkusunu yenmek için tasarlanmış ve Balesin Adası’ndaki mekânı da dört günlük rehabilitsayonu tropik bir kaçışa dönüştürüyor.
RAHATLAYIN
Tesis, sahibinin en sevdiği tatil yerlerinden esinlenilerek döşenmiş olan villalardan oluşuyor. Başlangıçta size adeta Disney’in Küçük Dünyası’nın yetişkinler için hazırlanmış olan benzerinde bir tur atıyormuş gibi hissettiren büyüleyici görüntülerle karşılaşıyorsunuz ama adada iki saatlik bir tur attıktan sonra burada yaratılan ortamların sürpriz bir şekilde asıllarına benzediklerini görüyorsunuz. Bali, Mikonos ve St Trope’yi ziyaret eden biri olarak buradaki villaların asıllarına çok benzediklerini ve buradaki restoranın da yerel spesiyaliteleri sunduğunu kesinlikle söyleyebilirim.
Beslenme uzmanı orada kaldığımız süre boyunca tesiste yer alan restoran ve kafelerin hepsinden bizim için yemek seçenekleri belirledi. Yani oradayken yapmam gereken tek şey herhangi bir mönüye bir kere bakmaktan ibaretti. Bana beslenme alışkanlığımı sorduktan sonra bana özel bir plan hazırladı. Ada turu üç saate kadar sürebiliyor ve adadaki her ‘şehri’ keşfediyorsunuz ve buralardaki aktiviteler de sörften ata binöeye kadar değişiyor. Buraya özel tedavilerden biri de One of their signature treatments are the deniz suyu tedavisinin uygulandığı havuzlar. Havuzların her birinin suyuna, ister iyileşme ister detoks veya denge sağlamak olsun, sizin ihtiyaçlarınıza uygun olan benzersiz bir mineral ve vitamin kokteyli katılıyor.
Buradaki ilk gün muhteşem çevrenin tadına varmaya ayrılıyor. Bu arada yol boyunca oluşabilecek her türlü düğümü çözmek için de size aromaterapi masajı yapılıyor. Akşam yemeğinde besleyci seçeneklerden çok porsiyon kontrolüne odaklanılıyor ve seçenekler arasında Tayland usulü karides çörekleri, vogda kızartılan balık ve tam da istediğim gibi, mangolu yapışkan pirinç pilavı vardı ve hepsi de dışarıda yemek yerken size en uygun olması gereken porsiyonların miktarlarını anlamanıza yardımcı oluyordu.
Yatmadan önce yoga öğretmeni Andi ile birlikte 15 dakikalık bir meditasyon seansı yapıyorduk ve bana vücudumu yumuşak bir şekilde germeyi öğretirken nefes alma egzersizleri yaptırıyordu. Bunu, biyolojik saatinizi yeniden kurduğuna inanılan ışık terapisi izliyordu. Yanıp sönen parlak ışıklara alışmak biraz zaman alıyor ama 20 dakika boyunca tuhaf bir müzik eşliğinde canlı renkler ve desenler arasında yaptığınız bu yolculuk psikedelik bir deneyime dönüşüyor. Sonra da ertesi sabah yapılacak testlere hazır olacak şekilde dinlenmem için, içine uyku getiren maddeler katılan bir uyku zamanı kokteyli içiyordum.
DETOKS
10 saat oruç tuttuktan sonra kanım çekilmişti ve Dr Benedict Valdecañas sonuçların öğleden sonra hazır olacaklarını ve bunlara birlikte göz atacağımızı söyledi. Daha geniş kapsamlı bir fikir elde etmek için vücut bileşimi analizi ve pletismografi de yapılmıştı.
Yulaf, yoğurt, yeşil elma ve fıstık ezmesinden oluşan lezzetli bir meyve püresi yedikten ve kahvaltımın geri kalanını da tamamladıktan sonra kişisel eğitmenimle olan seansım başlayacaktı. Bugünkü hidroterapinin ardından 10 dakika süretl kızılötesi saunaya girdim ve sonra da kan dolaşımımı hızlandırmak için soğuk dalma havuzuna çabucak girip çıktım.
Hiperbarik oksijen odası çok ilgimi çekmişti ve bunun profesyonel sporcular tarafından neden gerekli görüldüğünü anladım. Enflamasyonla savaşmak için tasarlanan bu oda demans, Alzhemier ve Parkinson hastalıklarının belirtilerini hafifletmenin yanı sıra vurgun yiyen dalgıçların rahatsızlıklarını da gideriyor. Kulaklarınızın rahatlaması ve basınca alışmanız biraz zaman alıyor ama bunun dışında kendimi cam tabutta yatan Pamuk Prenses gibi hissettim. Neyse ki sağlıklıyım, yoksa odanın etkileri birkaç seanstan sonra çok daha dikkat çekici olabilirdi.
Öğleden sonra temizleyici bir yüz bakımıyla şımartıldım ve bu masaj az da olsa yıpratıcı olan bu masaj hassas ciltleri olanlara pek de uygun sayılmazdı. Ancak bundan sonra Aegle Wellness Center’da sıra kapsamlı bir tıbbi bakıma gelmişti. Yapılan her işlem ve tedavi sırasında Vince ve Van adlı hemşireler hep benimleydi ve beni cesaretlendiren (dairesel çalışma) ve rahatlatan (enjeksiyon tedavisi) şeyler söylüyorlardı. Kolonik sırasında çok cesur olamadığımı utanarak kabul ediyorum ama bu, bundan sonra üstesinden gelmem gereken korkutucu şeyler listeme girdi bile.
Dr Valdecañas kan tahlillerim ve diğer çeşitli tahlillerin sonuçları üzerinde detaylı olarak durdu ve bunu yaparken de birçok pratisyen hekimin daima kabul edilebilir aralık olarak gördükleri sonuçlara karşın kendisinin, özellikle de hormonlarla ilgili olan sonuçlardaki daha katı sınırları arasındaki farkları da açıkladı. Benim için sevindirici olan ciddi bir sorun bulamamasıydı ama yine de stresi yönetebilmem için daha sıkı egzersiz yapmamı önerdi ve diyetime de iyi yağlar ve protein ekledi. Tabii Arian da yemeklerimi buna göre ayarladı. Aldığım gıda takviyelerinde de tahlil sonuçlarına uygun olarak bazı küçük düzenlemeler yapıldı. Bana bir ay yetecek kadar sabahları ve ahşamları alacağım gıda takviyesi verilmesinden çok etkilendim. Birçok merkezin ‘gerçek dünyaya’ dönmenizin ardından neler yaptığınızı çok fazla takip etmediklerini düşünürseniz bu oldukça hoş bir yaklaşımdı.
TAKVİYELER
Ağır ama insana enerji veren bir dairesel çalışma seansının ardından talasoterapi, kızıl ötesi sauna, derin doku masajı ve tüm sorunlu bölgeleri düzelteceği söylenen bir radyo frekans tedavisiyle ödüllendirilerek şımartıldım. Aslında bunun sonuçlarını dört ya da altı seans sonra görebilirmişim ama belimdeki sorunların en az yarısının tek seanstan sonra giderileceği iddia edildi.
Öğleden sonrayı yardımcılarım Van ve Vince adlı hemşirelerle birlikte dinlenerek geçirdim. Küçük bir arabayla adanın daha gizlli bazı bölgelerini dolaştık ve bu sırada çok özel bir Toskan villayı, Rico’s Hideaway’deki ağaç evi ve suyun üzerine yerleştirilen ve uzak ara en iyi gün batımı manzarasını izleyebileceğiniz Nusa Dua barını gördüm.
Bu geceki meditasyon seansı biraz daha uzun sürdü ve onu, sadece gözleriniz kapalıyken başınızın içinde bir parti veriliyormuş gibi tarif edebileceğiniz ışık terapisi izledi. Yatmadan önce yapılanlar artık sabırsızlıkla beklediğim bir şey olmuştur. Her gece tıp profesyonellerinden oluşan bir ekip tarafından yatağa yatırıldığını başka kim söyleyebilir ki?
Bu programın gücü size gösterilen ilgiden geliyor ve bu kesinlikle geleneksel yıllık check-up’ınızın yerini almaya değecek bir seçenek. Buradaki kapsamlı testleri detaylı açıklamalar, takip ve her konuk için ayrı ayrı hazırlanan gıda takviyeleri öğün planı hakkında söylenebilecek çok şey var. Tabii palmiye ağaçları, her yeri saran yeşillikler ve kristal duruluğundaki deniz de cabası… Üstelik bu, üye olmaksızın adadaki yaşamı deneyimleyebileceğiniz tek yol ve bu da oraya gitmeniz için yeterli neden bence.
