Sizi daha yakından tanıyabilmek adına biraz kendinizden bahseder misiniz?
Hollanda’da doğup büyümüş Türkiye sevdalısı, macera sever bir genç adam diyebiliriz. Kendi işimin patronu online marketing şirketi sahibiyken babamın ölümünden sonra bir gün ben neden farklı bir şey yapmıyorum sorusunun cevabını aramamaya basladım, bu da benim hikayem oldu. Kalbimin sesinin peşinden gittim. Dünya turuna çıktım, Sonuç @adamaxoi seyahat sayfası ve günde organik 1500 takipçi artışı ile bir instagram fenomeni doğdu.
Türkiye’ye dönmeye nasıl karar verdiniz?
Avrupa’da yaşayan birçok Türkün aslında biraz hayalidir, ama Avrupa ülkelerinin güçlü sosyal devlet yapısı ve katı disipliner anlayışını, düzenli yaşam şeklini bırakıp gelmeye cesaret edemezler. Ben biraz anlaşıldığı üzere maceracı olduğum için çıktım geldim. Mevsimi ve büyüleyici doğası nedeniyle de yerleşmek için Antalya’yı tercih ettim. Yurtdışına giden birçok Türk’ün tersine bir cesaret gösterdim.
Hollanda doğumlu bir Türk olarak bu durumun avantajları ve dezavantajları nelerdir?
Hollanda doğumlu bir Türk olmanın avantajı farklı ülke kültürüyle büyümüş olmak, iyi derecede birkaç dili doğal olarak bilmek, sentez yapabilmek diyebiliriz. En büyük dezavantajı dünya vatandaşı olabilirsiniz ama ne Hollandalı ne de Türksünüz…
İnstagram’da en iyi çıkış yapan hesaplardan birine sahipsiniz, nedir bu işin sırrı?
Kesinlikle içeriğin kaliteli olması. Hem postlar hem de story’ler anlamında. İkisi birbirini tamamlıyor diye düşünüyorum. Ayrıca hesabımın insanları bilgilendirmek ve ülkemizin güzelliklerini tanıtmak gibi çok önemli bir amacı var. Bu amaçtan uzaklaşmamak da yükselişi beraberinde getiriyor.
Video ve Fotoğrafçılık hikâyeniz nasıl başladı?
Amsterdam merkezde hala devam ettirdiğim online bir reklam ajansım var. Türkiye’ye kesin dönüş yaptığımda da doğa videoları çekiyordum. Büyük otellerden teklif almaya başladım hatta birkaçına demo çektim. Sonrasında sosyal medyanın etkisini ve içeriğin önemini anlattığımda da haftalık sosyal medya içeriği hazırlamaya başladım. Buna yeni otel ve markalar da eklenerek devam ediyor.
İkonik yapıları sıradanın dışına çıkarak çekmek konusunda başarılısınız, cekime yeni başlayanlara tavsiyeleriniz nelerdir?
Yeni başlayanlara tavsiyem kesinlikle ekipmana takılmamaları. En kaliteli makineyi almak en kaliteli videoyu çekmek anlamına gelmiyor. Telefonlarla artık hem video hem de edit yapmak mümkün. Telefonla bolca video çekmeli ve yine telefonla editlemeliler. Bu aşamada bir hikayeyi videoyla anlatabilme yeteneği ortaya çıkacaktır. Ben en çok etkileşim alan videolarımı hep telefonumla çekip editlemişimdir.
Ucak kullanmadan Dünya turuna çıkma düşüncesi nasıl oluştu?
İlk seyahat ve sosyal medya videolarına başlayınca dünyanın değişik ülkelerinden teklifler gelmeye başladı. En son bir iş adamının “uçaksız dünya turu yapalım her anı kaydedelim” teklifiyle 70 ülke gezdim ve inanılmaz çekimler yaptım.
Dünya turu düşüncesinin size kattıkları nelerdir?
Dünya turu ufkunuzu gerçekten inanılmaz açıyor. Her yerde Avrupa ve Türkiye kıyaslaması yapıyorsunuz. Ülkelerdeki medeniyetler, insanların kültürel ve yaşam farklılığı sizi büyülüyor. Sizi geliştiriyor, farklılaştırıyor, seyahate çıkan ile seyahatten dönen aynı kişi değildim.
Videosunu çekmek isteyipte hala çekemediğiniz yer ya da kişi var mı?
Aslında Türkiye’nin doğu kesimlerini çekmeyi çok istiyorum. Çünkü sosyal medyada ya da başka bir sosyal alanda yeterince doyurucu bir tanıtıma rastlamadım. Ama tarihi, kültürü, geçmişte barındırdığı medeniyetleri de düşününce göründüğünden çok daha fazlası bir cevher taşıdığını düşünüyorum. Şahsen ben de hep kıyılara yöneldim Akdeniz ve Karadeniz. Ama Kars, Diyarbakır, Şanlıurfa ve Mardin’e gitmek isterdim.
Sizin gözünüzden İstanbul’u anlatırmısınız, boş bir gününüzde gitmekten keyif aldığınız semtler, restoranlar eğlence mekanları nerelerde zaman geçirmekten hoşlanıyorsunuz?
Açıkçası bana böyle bir soru sorduğunuzda aklıma herkesin diyebileceği İstanbul’un artık çok azalmış doğasından Belgrad ormanı vs. geliyor. Bakın İstanbul bir metropol aynı Amsterdam gibi. O nedenle bana çok hitap ettiğini söyleyemem. Çünkü ben zaten öyle bir metropolü terkederek Türkiye’ye yerleştim buranın doğasına hayran kaldım.
Video çekimleri yapıyorsunuz. Bu videoları çekerken düşünceleriniz ve duygularınız nelerdir?
Duygusalım, heyecanlıyım, yıllarca hep bir ay görebildiğim çoğu zaman da gezemediğim ülkemde harika işler yapma isteğim sanırım videolarıma yansıyor. Yabancı turistler ülkemde nereleri görmeli, onlara en güzel seyahat videolarını nasıl sunarım, nasıl daha fazla merak ve istek uyandırırım düşüncesiyle başlayan işler oldukça güzel sonlanıyor ki sonuç ortada…
Sizin gibi dünya turuna çıkmak isteyip de cesaret edemeyenlere neler tavsiye edersiniz?
Her şey sadece bir kararla başlar, gerisi kendiliğinden gelir. Ülkem çok güzel bence her fırsatta bütçelerine göre kısa seyahatler planlayabilirler. Seyahat aslında bir aşktır, hafta sonu bile yakın yerlere kısa geziler planlayıp, gerekirse çadır kursunlar, işte o zaman gerçekten dünya seyahatine hazır olup olmadıklarını anlayabilirler.
